Çukurambar Escort

PLATİN ÜYELER

VIP ÜYELER

GOLD ÜYELER


Çukurambar Escort

Çukurambar Escort Zeynep, 27 yaşında, Çukurambar’ın modern ve şık caddelerinde bir bahar dalı gibi açan bir kadındı. Platin sarısı saçları, omuzlarından beline ipek dalgalar halinde iniyor, her hareketinde adeta bir sanat eseri gibi salınıyordu. Ela gözleri, hem masum bir çekicilik hem de yaramaz bir parıltıyla doluydu; bakışları, kalpleri hızlandırıyordu. Buğday teni, siyah mini eteği ve dar beyaz bluzunun altında ışıldıyordu. Göğüsleri, bluzun üst düğmelerinin gevşek bırakılmasıyla hafifçe belirginleşiyor, eteği kalçalarını sıkıca sarıyordu. Çukurambar’da escort olarak çalışan Zeynep, bu işi bir rutin olmaktan çok, kendi kurallarını koyduğu bir oyun alanı olarak görüyordu.O gün, Çukurambar’daki lüks bir iş merkezinde, üst düzey bir yönetici olan Kerem ile buluşacaktı. Kerem, 39 yaşında, karizmatik, koyu yeşil gözlü, geniş omuzlu bir adamdı. Çukurambar Escort ajansından Çukurambar Escort Zeynep’in ismini duymuş, onun çekiciliği ve gizemli aurasından etkilenmişti. Zeynep, buluşma öncesi aynada kendini süzdü; mini eteği kalçalarını vurguluyor, bluzu göğüslerini zarifçe açığa vuruyordu. Topuklu ayakkabılarını giydi, her adımda kalçaları oynadı. Bugün Kerem’i çıldırtsam iyi olur, diye düşündü, dudaklarında hafif bir gülümseme belirdi.Zeynep, Kerem’in özel ofisine ulaştı. Kapıyı çaldı, “Kerem Bey, geldim,” dedi, sesi ipeksi, kapıyı araladı. Kerem, masasında belgeleri inceliyordu. Başını kaldırdığında, Zeynep’i gördü; mini eteği, açık bluzu ve kendine güvenli duruşuyla adeta bir tabloydu. “Hoş geldiniz, Zeynep,” dedi, sesi derin, gözleri istemeden de olsa göğüslerine kaydı. Zeynep, gülümsedi; “Teşekkür ederim,” dedi, kalçalarını sallayarak masaya yaklaştı. Bir dosya uzattı, eğilirken bluzu açıldı, dantel sutyeninin üst kısmı Kerem’ın gözlerinin önüne serildi. “Bunu incelemek ister misiniz?” dedi, sesi yaramaz, gözleri Kerem’ınkilerle buluştu.Kerem, yutkundu; “Evet, tabii,” dedi, ama elleri titriyordu. Zeynep, masanın kenarına oturdu, bacak bacak üstüne attı, eteği uyluklarını açığa çıkardı. “Çukurambar’da işler yoğun, değil mi?” dedi, parmağını dudaklarında gezdirerek, “Bana biraz mola verebilir misiniz?” Kerem’in nefesi hızlandı; “Zeynep, bu… profesyonel değil,” dedi, ama gözleri bacaklarından ayrılmıyordu. Zeynep, gülümsedi; “Sadece şakaydı,” dedi, ama içinden Seni tamamen ele geçireceğim, diye geçirdi.Zeynep, masadan kalktı, Kerem’ın sandalyesine doğru yürüdü, arkasına geçti. Parmaklarını Kerem’ın omuzlarına koydu, yavaşça masaj yapmaya başladı. “Rahatlamalısınız, Kerem Bey,” dedi, nefesi Kerem’ın boynuna çarptı. Kerem, “Zeynep, lütfen…” dedi, ama sesi zayıftı, elleri masayı sıktı. Zeynep, eğildi, göğüsleri Kerem’ın sırtına değdi, “Beni böyle mi istiyorsun?” dedi, sesi alçak, eteği kalçalarını tamamen açığa vurdu.Kerem, dayanamadı; sandalyesini çevirdi, Zeynep’i kendine çekti. “Zeynep, bu… tehlikeli,” dedi, ama gözleri arzuyla doluydu. Zeynep, gülümsedi; “O zaman risk alalım,” dedi, dizlerinin üstüne çöktü. Kerem’ın pantolonuna uzandı, fermuarı indirdi; penis karşısındaydı, sıcak, kalın, ucunda nem parlıyordu. “Kerem, bu… sadece bizim için,” dedi, parmaklarını penise kaydırdı, yavaşça, her damarı hissetti. Kerem, inledi; “Zeynep, çıldıracağım,” dedi, elleri koltuğu sıktı.Zeynep, dudaklarını penise yaklaştırdı, önce narin dokundu, tuzlu tat damağına yayıldı. Dilini uzattı, ucunda gezindi, her kıvrımı keşfetti. “Seni böyle tatmak… çok çekici,” dedi, sesi boğuk, dudakları penisi sardı, sıcaklık Kerem’ı titretti. Dilini ustalıkla kullandı; ritmik, boğazına kadar aldı, penis ağzında nabız gibi atıyordu. Kerem’ın inlemeleri odada yankılandı, elleri Zeynep’in saçlarına dolandı.Zeynep, oyunu daha ileri götürmek istedi. Ayağa kalktı, bluzunu sıyırdı, dantel sutyen göründü, eteğini çıkardı, külot yere düştü. “Hadi… beni hisset,” dedi, Kerem’ın sandalyesine sırtını döndü, kalçalarını ona sundu. Kerem, nefesini tuttu; “Zeynep, bu…” dedi, ama kontrolü kaybetmişti. Zeynep’in kalçalarını kavradı, penisiyle ona yaklaştı, yavaşça içeri kaydı. Sıcaklık, sıkılık, her santimi hissetti, Zeynep’in nefesi kesildi. “Kerem… bu… çok yoğun,” dedi, kalçalarını ritmik hareket ettirdi.Odada dansları devam etti; Kerem, Zeynep’i masaya yasladı, arkadan ritmik hareketlerle devam etti. Zeynep, önce çekingen davranmış gibiydi, ama bedeninin tepkisi onu ele verdi; inlemeleri odada yükseldi, tahrik olmuştu. “Kerem… daha fazla,” dedi, sesi titrek. Kerem, hızlandı, spermleri Zeynep’in içine sıcak bir akıntı gibi fışkırdı, ikisi de titreyerek doruğa ulaştı.Doruktan sonra, Zeynep, masaya yaslandı, nefesi düzensizdi. Kerem, sandalyesine çöktü, “Zeynep, bu… inanılmazdı,” dedi, sesi yorgun. Zeynep, gülümsedi; “Sadece bir oyun, Kerem Bey,” dedi, ama gözlerinde bir bağ vardı.Akşam, Zeynep eve döndü. Mert, onu kapıda bekliyordu, esmer gözleriyle gülümseyerek. “Gün nasıl geçti?” dedi, sesi sıcak. Zeynep, koltuğa oturdu, “Mert, sana bir şey anlatacağım,” dedi, sesi titrek ama heyecanlı. Mert, yanına oturdu, “Anlat,” dedi, parmakları Zeynep’in elinde.Zeynep, derin bir nefes aldı. “Bugün Çukurambar’da… Kerem’le buluştum,” dedi, gözleri Mert’in gözlerinde. “Mini eteğimle, açık bluzumla ofisine girdim. Onu tahrik ettim, masasına eğildim, bacaklarımı gösterdim. Omuzlarına masaj yaptım, göğüslerim sırtına değdi. Önce çekingen davrandı, ama sonra… diz çöktüm, penisini ağzıma aldım. Tuzlu tadı, sıcaklığı… çok yoğundu. Sonra arkadan… masada, ritmik, beni içine aldı. Önce istememiştim, ama sonra tahrik oldum, inledim. Spermleri içime doldu, ikimiz de titredik.” Mert, şaşkın ama meraklıydı; “Zeynep, bu… beklemediğim bir şey,” dedi, ama sesinde bir kıvılcım vardı. Zeynep, gülümsedi; “Sana her şeyi anlatıyorum, Mert. Bu… sadece bir oyun,” dedi, ama aralarındaki bağ daha da derinleşmişti.